BÜTÇE, 5,4 MİLYAR YTL AÇIK VERDİ |
ANKARA - Merkezi Yönetim Bütçesi, bu yılın Ocak-Nisan döneminde 5 milyar 449 milyon YTL açık verdi.
Maliye Bakanlığı, 2008 Nisan ayı ile Ocak-Nisan dönemi bütçe verilerini açıkladı.
Buna göre, Ocak-Nisan döneminde bütçeden 70 milyar 200 milyon YTL harcama yapıldı. Bütçe gelirleri ise 64 milyar 751 milyon YTL oldu. Böylece yılın ilk çeyreğinde bütçe açığı, 5 milyar 449 milyon YTL olarak gerçekleşti.
Söz konusu dönemde faiz dışı fazla rakamı ise 12 milyar 467 milyon YTL oldu.
|
 |
NEW YORK BORSASINDA DOW JONES DÜŞÜŞLE KAPANDI |
New York borsasında günün sonunda Dow Jones endeksi düşüşle, Nasdaq endeksi ise yükselerek kapandı. Borsanın temel göstergesi Dow Jones 44,13 puan düşerek, 12.832,18 puana geriledi. Teknoloji endeksi Nasdaq ise 6,63 puan artarak 2.495,12 puana yükseldi.
13.05.2008 - 23:58:00  |
 |
AYTAŞ: YENİÇAM TERSANESİNDE ÖNEMLİ YOL KAT ETTİK |
Denizcilik Müsteşarlığı Gemi İnşa ve Tersaneler Genel Müdürü Yaşar Duran Aytaş, yapımı bittikten sonra yaklaşık 5 bin kişiye istihdam sağlayacağı düşünülen Yeniçam Tersanesinde önemli yol kat ettiklerini söyledi.
13.05.2008 - 20:17:00  |
 |
SARP SINIR KAPISI İNŞAATI YENİDEN BAŞLADI |
Artvin'e bağlı Kemalpaşa Belde Belediyesi tarafından ''ruhsat harcı yatırılmadığı'' gerekçesiyle durdurulan Sarp Sınır Kapısı'ndaki inşaat çalışmaları, Rize İdare Mahkemesi'nin yürütmeyi durdurma kararı üzerine yeniden başladı.
13.05.2008 - 19:36:00  |
 |
Borsa % 0.46 değer kazandı, dolar 1.25 YTL
13 Mayıs, 2008 09:29:00 (TSİ) |
|
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) işlem gören hisse senetleri günlük bazda ortalama yüzde 0.46 değer kazandı.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Ulusal-100 Endeksi, ikinci seansta birinci seansa göre 88,19 puan artarak 41.831,11 puandan kapandı. İkinci seansta, hisse senetleri ortalama yüzde 0,21 değer kazandı.
Endeks ikinci seansa, 70,70 puan düşerek 41.672,22 puandan başladı. Seansın ilk yarısını 41.750,60 puandan geçen endeks, seans içinde en düşük olarak 41.407,02 puana gerilerken, en yüksek olarak 42.008,85 puana çıktı.
Birinci seanstaki 104,40 puanlık artış dikkate alındığında, endeks günlük bazda 192,59 puan yükseldi. Hisse senetlerinin günlük ortalama değer artışı yüzde 0,46 oldu.
İkinci seans kapanışında, mali endeks 114,29 puan artarak 57.485,65 puana, sanayi endeksi 38,30 puan artarak 37.423,94 puana ve hizmetler endeksi 96,34 puan artarak 28.137,90 puana yükseldi.
Böylece ilk seansa göre mali grup hisseler ortalama yüzde 0,20 oranında, sanayi grubu hisseler ortalama yüzde 0,10 oranında ve hizmetler grubu hisseler ortalama yüzde 0,34 oranında değer kazandı.
İkinci seansta işlem gören toplam 328 hisse senedinden 97'si değer kazandı, 133'ü değer yitirdi, 98 hisse senedinin fiyatında değişiklik olmadı.
İkinci seansta, 711 milyon 180 bin 405 YTL'lik işlem hacmi kaydedildi. Günlük işlem hacmi, 1 milyar 91 milyon 751 bin 972 YTL olarak hesaplandı.
İkinci seansta, Turkcell, Garanti Bankası, İş Bankası (C), Yapı ve Kredi Bankası ve Goldaş Kuyumculuk en çok işlem gören hisseler oldu.
Kapalıçarşı'da döviz
İstanbul serbest piyasada kapanış saatlerinde doların satış fiyatı 1.2540 YTL, euro'nun satış fiyatı 1.9340 YTL oldu.
Piyasanın kapanışı itibarıyla Kapalıçarşı'da 1.2510 YTL'den alınan dolar 1.2540 YTL'den satılıyor. 1.9310 YTL'den alınan euro'nun satış fiyatı ise 1.9340 YTL düzeyinde bulunuyor.
Serbest piyasada dün kapanışta 1.2610 YTL olan dolar güne 1.2550 YTL'den, 1.9490 YTL olan euro 1.9500 YTL'den başlamıştı.
İMKB'de birinci seansın seyri...
Endeks, dünkü ikinci seans kapanışına göre 104.40 puan artarak günün ilk yarısını 41.742,92 puandan tamamladı.
Birinci seansta, hisse senetlerinin ortalama değer artışı yüzde 0,25 oldu.
Dün 41.638,52 puandan kapanan İMKB Ulusal 100 Endeksi, ilk seansa 356,57 puan artarak 41.995,09 puandan başladı.
İlk yarıyı 41.863,29 puandan geçen endeks, en düşük 41.712,54 puana kadar gerilerken, en yüksek olarak 42.112,09 puanı gördü.
Seans sonunda mali endeks 233,42 puan düşerek 57.371,36 puana gerilerken, sanayi endeksi 315,53 puan artarak 37.385,64 puana ve hizmetler endeksi 282,83 puan artarak 28.041,56 puana yükseldi.
Böylece, önceki kapanışa göre mali grup hisseler ortalama yüzde 0,41 değer yitirirken, sanayi grubu hisseler ortalama yüzde 0,85 ve hizmetler grubu hisseler ortalama yüzde 1,02 oranında değer kazandı.
Birinci seansta 380 milyon 571 bin 567 YTL'lik işlem hacmi oluştu. En çok işlem gören hisse senetleri Turkcell, Garanti Bankası, Yapı ve Kredi Bankası, Akbank ve Gübre Fabrikaları oldu.
Bütçe 5.4 milyar YTL açık verdi
13 Mayıs, 2008 11:13:00 (TSİ) |
|
 |
Ocak-Nisan döneminde bütçeden 70.2 milyar YTL harcama yapıldı. Bütçe gelirleri 64.7 milyar YTL oldu
|
2008 bütçesi nisan ayında 1 milyar 76 milyon YTL, ocak-nisan döneminde de 5 milyar 449 milyon YTL açık verdi.
Maliye Bakanlığı, 2008 Nisan ayı ile ocak-nisan dönemi bütçe verilerini açıkladı.
Buna göre, ocak-nisan döneminde bütçeden 70 milyar 200 milyon YTL harcama yapıldı. Bütçe gelirleri ise 64 milyar 751 milyon YTL oldu.
Böylece yılın ilk çeyreğinde bütçe açığı, 5 milyar 449 milyon YTL olarak gerçekleşti. Söz konusu dönemde faiz dışı fazla rakamı ise 12 milyar 467 milyon YTL oldu.
Bütçeden geçen ay 18 milyar 638 milyon YTL harcama yapıldı. Bunun 4 milyar 166 milyon YTL'sini faiz giderleri oluşturdu. Faiz giderleri, geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 35.2 oranında arttı.
17 milyar 562 milyon YTL gelir elde edilen nisan ayında, vergi tahsilatı 12 milyar 902 milyon YTL oldu. Böylece geçen ay bütçede 1 milyar 76 milyon YTL açık meydana geldi.
Bakanlık açıklamasında, 2007 Nisan ayında bütçenin 2 milyar 48 milyon YTL açık verdiği anımsatılarak, "Bu çerçevede 2008 Nisan ayı bütçe açığı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 47.5 oranında azalma göstermiştir" denildi.
2007 Nisan ayında 1 milyar 32 milyon YTL olan faiz dışı fazla da geçen ay 3 milyar 90 milyon YTL olarak gerçekleşti.
4 aylık gerçekleşmeler
Ocak-Nisan döneminde ise merkezi yönetim bütçesinden 70 milyar 200 milyon YTL'lik harcama yapıldı. İlk 4 ayda faiz hariç giderler 52 milyar 283 milyon YTL, faiz giderleri de 17 milyar 916 milyon YTL olarak hesaplandı.
Söz konusu dönemde personel giderleri 16 milyar 526 milyon YTL, cari transferler 24 milyar 46 milyon YTL, mal ve hizmet alımları 5 milyar 613 milyon YTL, sosyal güvenlik kurumları devlet primi giderleri de 2 milyar 74 milyon YTL oldu.
Bu şekilde personel giderlerinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11.6, sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi giderleri yüzde 12.3, mal ve hizmet alımı giderleri yüzde 5, cari transferler yüzde 16.7 arttı. Sağlık giderleri ise yüzde 8, sermaye transferleri yüzde 4, sermaye giderleri yüzde 17.5 azaldı.
Bütçe gelirleri
4 aylık dönemde bütçe gelirleri de 64 milyar 751 milyon YTL oldu. Bunun 53 milyar 158 milyon YTL'si vergi gelirlerinden sağlandı. Bu dönemde vergi gelirlerinde geçen yılın ilk 4 ayına göre yüzde 21.4 oranında artış kaydedildi.
4 ayda bütçeye vergi dışı gelirlerden 9 milyar 288 milyon YTL, özel bütçeli idarelerin öz gelirlerinden 1 milyar 283 milyon YTL, düzenleme ve denetleme kurumlarından da 1 milyar 22 milyon YTL geldi. Bu şekilde geçen yıl 5 milyar 380 milyon YTL olan 4 aylık bütçe açığı, 2008'in ilk 4 ayında 5 milyar 449 milyon YTL oldu.
2007 yılının Ocak-Nisan döneminde 13 milyar 667 milyon YTL seviyesinde bulunan faiz dışı fazla rakamı ise 12 milyar 467 milyon YTL'ye geriledi.
Sağlık giderlerinde düşüş
Maliye Bakanlığı verilerine göre, bütçedeki sağlık giderleri, ilk 4 ayda, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 oranında düştü ve 2 milyar 113 milyon YTL olarak tespit edildi.
Söz konusu dönemde, kamu personelinin tedavi ve ilaç giderleri için bütçeden 813 milyon YTL, yeşil kart tedavi ve ilaç giderleri için 1 milyar 300 milyon YTL çıktı. Yeşil kart tedavi ilaç giderleri, geçen yıla göre yüzde 7.7 azalma gösterdi.
2007'nin Ocak-Mart döneminde sağlık, emeklilik ve sosyal yardım giderleri için bütçeden 11 milyar 83 milyon YTL transfer yapılırken, bu dönemdeki transfer tutarı 12 milyar 475 milyon YTL oldu.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun finansman açığının kapatılması için de bütçeden 9 milyar 944 milyon YTL aktarıldı. Bu şekilde sosyal güvenlik açıkları için bütçeden yapılan katkıda da geçen yıla oranla yüzde 14'lük bir artış ortaya çıktı.
4 aylık dönemdeki bütçe giderlerinde en büyük artış, tarımsal desteklemede yaşandı. Nisan sonunda tarımsal destekleme ödemeleri, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 44.5 oranında artarak, 3 milyar 206 milyon YTL'ye ulaştı.
Bu arada, 17 milyar 916 milyon YTL faiz ödenen bu dönemde, faiz giderlerinde geçen yıla göre yüzde 5.9'luk bir azalma meydana geldi. Bütçedeki 56 milyar YTL'lik faiz ödeneğinin yüzde 32'si bu dönemde kullanıldı.
Bütçe değerlendirmesi
Maliye Bakanlığı'nın bütçe açıklamasında, genel bir değerlendirmede de bulunuldu.
Gelişmiş ülkelerde ağustos ayında başlayan ve gelişmekte olan ülkeleri de etkileyen finansal piyasalardaki dalgalanma ve belirsizliğin etkisini sürdürdüğü, petrol ve gıda fiyatlarındaki artış trendinin de devam ettiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Dünya ekonomisinde yaşanan bu olumsuzluklar, bir taraftan büyüme oranlarını aşağıya çekerken diğer yandan enflasyon oranlarının yükselmesine neden olmaktadır.
Ülkemizi de etkilemekte olan bu gelişmelerin muhtemel olumsuz yansımalarının en az düzeyde kalmasını sağlayacak unsurlardan birisi de mali disiplinin kararlılıkla sürdürülmesidir.
Bu açıdan, 2008 Ocak-Nisan bütçe gerçekleşmeleri değerlendirildiğinde, bütçe giderlerinin artış oranı ile bütçe gelirlerinin artış oranı mukayese edildiğinde mali disipline devam edildiği açık bir şekilde görülmektedir.
Nitekim, 2008 yılı Ocak-Nisan döneminde geçen yılın aynı dönemine göre bütçe giderleri yüzde 6.7, bütçe gelirleri ise yüzde 7.2 oranında artmıştır. Böylece bütçe açığı sadece yüzde 1.3 oranında artmıştır.
Mali disipline işaret eden diğer önemli bir gösterge de faiz hariç bütçe giderlerinin gelişimi ile vergi gelirlerinin gelişiminin izlediği seyirdir.
Nitekim, 2008 yılı Ocak-Nisan döneminde geçen yılın aynı dönemine göre faiz hariç bütçe giderleri yüzde 11.8 artarken, vergi gelirleri yüzde 21.4 oranında artmıştır. Böylece, vergi gelirlerindeki artış oranı, faiz hariç bütçe giderlerinin artış oranının yaklaşık iki katı olmuştur."
Mali disipline bundan sonraki aylarda da titizlikle riayet edileceği kaydedilen açıklamada, bütçe giderlerinin yıl sonu hedefleri içinde kalması ve bütçe gelirlerinin hedefler ile uyumlu bir şekilde gerçekleşmesinin
Wal-Mart'ın karı yüzde 7 arttı
13 Mayıs, 2008 15:22:00 (TSİ) |
|
Dünyanın en büyük perakende mağazalar zinciri ABD'li Wal-Mart'ın ilk çeyrek karı yüzde 7 yükseldi.
Wal-Mart'ın 30 Nisan'da sona eren ilk çeyrek karı 3.02 milyar dolara (hisse başına 76 cent) çıktı. Geçen yıl aynı dönemde şirketin karı 2.83 milyar dolar (hisse başına 68 cent) olmuştu.
Aynı çeyrekte şirketin satışları da yüzde 10 artışla 94.12 milyar dolar oldu.
Wal-Mart para sıkıntısı içindeki ABD'li müşterilerini alışverişe çekmek için ocak ayı sonunda binlerce kalem malda fiyatlarını yüzde 30'a kadar düşürmüştü.
TOBB: "Yüzde 7 altındaki büyüme başarısızlıktır"
13 Mayıs, 2008 16:01:00 (TSİ) |
|
 |
Hisarcıklıoğlu: ''2007-2008'de maalesef bütün Anadolu S.O.S veriyor, alarm veriyor''
|
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin yüzde 7'lik büyümenin altında büyümeyi kabul edemeyeceğini ve yüzde 7 altındaki büyümenin başarısızlık olduğunu söyledi.
Büyüme için de siyasi ve ekonomik istikrara ihtiyaç olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, "2007-2008'de maalesef bütün Anadolu SOS veriyor, alarm veriyor" dedi.
Hisarcıklıoğlu, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'ni (MÜSİAD) ziyaretinde MÜSİAD üyelerine bir sunum yaptı.
Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin 1800'lerin başındaki sanayi devrimi sırasında yaşanan birinci küreselleşme dönemini yakalayamadığını, 1990'larda başlayan ikinci küreselleşme döneminde de ancak 2001 sonrasında bir büyüme sürecine girdiğini belirtti.
Hisarcıklıoğlu, "İnsanın sağlıklı olup olmadığını tansiyonuna, nabzına, şekerine bakarak ölçerler. Büyümede ekonominin nabzı, tansiyonu, şekeridir. Ekonomi büyüyorsa işimiz iyi, sen ne kadar söylersen söyle, büyüme aşağıdaysa işler iyi değil demektir" dedi.
Siyasetin ön plana çıktığı ve ekonominin ikinci, üçüncü plana atıldığı dönemlerde büyümede sorunlar yaşandığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "2007 yılında maalesef bize selam veren yoktu" dedi.
Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin ortalama yüzde 7 büyümeyi muhafaza etmesi durumunda kişi başına düşen milli gelirde 2019 yılında AB ortalamasının yarısını yakalayacağını, 2033'te de eşit seviyeye ulaşacağını ancak yüzde 4.5'luk ortalamayla devam edilirse, 2050 yılında AB ortalamasının ancak yarısına ulaşılacağını aktardı.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, "Türkiye yüzde 7'lik büyümenin altında büyümeyi kabul edemez ve yüzde 7 altındaki büyüme de başarısızlıktır. Bunun için de siyasi ve ekonomik istikrara ihtiyaç var. 2007-2008'de maalesef bütün Anadolu S.O.S veriyor, alarm veriyor" şeklinde konuştu.
Bu yılın ilk çeyreğinde beyaz eşya satışlarında yüzde 30'luk azalma gerçekleştiğini, inşaat alanında yapı ruhsatı alınan yüzölçümünün 2007 yılında sadece yüzde 1 arttığını dile getiren Hisarcıklıoğlu, inşaat sektöründe demire ve çimentoya gelen artışlarla birlikte alarm zillerinin çaldığını, sektörün batma noktasına geldiğini ve iç piyasadaki durumun hızla ele alınması gerektiğini kaydetti.
"Tekstilde önümü aç ki, dünyada lider olayım"
Hisarcıklıoğlu, makine ve teçhizat yatırımlarında da 2007 yılında sadece yüzde 1'lik artış yaşandığına dikkat çekerek, "Biz yatırım yapacağız ki Türkiye'de işsizlik meselesi ortadan kalkacak. Stokta 2.5 milyon işsiz var. İlave her yılda 1 milyon kişi giriyor. Ama yüzde 1 makine, teçhizat yatırımı artışı ile iş bulabilmemiz mümkün değil..." diye konuştu.
Bu yılın ilk çeyreğinde protesto edilen senet tutarının da yüzde 17 artış gösterdiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, "Bu rakamlar da bize gösteriyor ki, iç piyasa, Anadolu alarm veriyor" dedi.
Rifat Hisarcıklıoğlu, tekstil sektörüyle ilgili kamu bürokrasisinde ve siyasetçilerde yanlış bir algılama bulunduğunu belirterek, Türkiye'nin dünya pazarında en çok söz sahibi olduğu iki sektörün tekstil ve hazır giyim olduğunu, bu alanlarda dünya pazarının yüzde 5'ine hakim olunduğunu dile getirdi.
Hisarcıklıoğlu, "Şimdi bana diyorlar ki 'yanlış yatırım yapmışsın'. Bunu özel sektörü temsilen söylüyorum. 1995'te Gümrük Birliği'ne girerken geldiniz, bana teşviği verdiniz. 2003'te yine teşvik çıktı. Şimdi diyorlar ki 'Tekstilde yanlış yatırım yaptık'. Suç benim mi, beni teşvik edenin mi? Ben yanlış yatırım yapmadım. Sen beni teşvik ettin. Ben de ne yapmışım? Dünya pazarının yüzde 5'ine hakim olmuşum. Şimdi senin vizyonun bu sektörde dünyaya hakim olmaksa önümü aç, aç ki dünyada lider olayım" dedi.
"Zenginleşmek için demokrasiye 4 elle sarılmalıyız"
Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin sanayi stratejisine ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, sanayicinin taşeron noktasına geldiğini, 100 dolarlık ihracat yapabilmek için 70 dolarlık ithalat yapmak mecburiyetinde kalındığını kaydetti.
İthal edilen kısmın içeride üretilmesi durumunda cari açığın azalacağını söyleyen Hisarcıklıoğlu, "Bu küresel dünyada kaybetmek istemiyorsak, küresel oyuncu olmamız lazım. Bunun için de yeni bir gündeme ihtiyacımız var" diyerek, yeni anayasa, yargı reformu, kamu yönetimi reformu, mali disiplinin sürdürülmesi, reel sektörün güçlendirilmesi gibi ihtiyaçlara dikkat çekti.
Hisarcıklıoğlu, demokrasiyle zenginlik arasında çok yakın bir ilişki bulunduğunu ifade ederek, "Eğer zenginleşmek istiyorsak, demokrasiye dört elle sarılıyor olmamız lazım" dedi.
"Devlet harcadıkça bizden alınan vergi artıyor"
Önümüzdeki dönemde cari açık ve bütçe açığına dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, "2008'de cari açık yaklaşık 45 milyar dolara gelecek. Bütün krizlerin çıktığı yerde bu olmuş. Cari açık finanse edilemediği gün, kriz olmuş. Bu yıl krize girmemek için 45 milyar dolar bulmamız lazım. Çok şükür bu bulunuyor şimdi. Ama yarın uluslararası konjonktür ve içerideki konjonktür karşılıklı olarak bunu tetikleyebilir. O zaman Türkiye krize girer..." görüşünü aktardı.
Enflasyon ve büyüme arasındaki ilişkiye de işaret eden Hisarcıklıoğlu, enflasyon kontrollü bir şekilde biraz artırıldığında büyümenin artacağı şeklinde yanlış bir anlayış bulunduğunu, aksine enflasyon düştükçe büyümenin arttığını kaydetti.
Rifat Hisarcıklıoğlu, "Devlet ne kadar az harcarsa o kadar az enflasyon ve o kadar hızlı büyüme oluyor. Devlet harcadıkça bizden alınan vergi artıyor. Ne olur devletimize harcattırmayalım. Belki kısa günde rahatlık hissediliyor ama sadece kısa günde..." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin yakın çevresi içinde toplam sanayi malları ihracatının yüzde 65'ini gerçekleştirdiğini ve bölgesinde bir sanayi devi olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin bir enerji koridoru olarak önemine de dikkat çekti.
"Suni gündemler getirmeyin, odağımızı dağıtmayın"
Rifat Hisarcıklıoğlu, Çin'in batısındaki üretimin Avrupa ülkelerine taşınmasında İpek Yolu'nun yeniden canlandırılmasının büyük önem taşıdığını ve bu rotanın Türkiye'den geçmesi için, Türkiye'nin gücünü ve politikalarını kullanması gerektiğini, bu projenin hem ekonomi hem güvenlik açısından Türkiye'ye olumlu katkıları olacağını dile getirdi.
Hisarcıklıoğlu, "Bürokratlardan, siyasetçiden para pul istemiyoruz. Önümüzdeki engelleri kaldırın bize suni gündemler getirmeyin, ilgi odağımızı dağıtmayın, cambaza baktırmayın. Cambaza baktıkça, cepteki paralar gidiyor. Türkiye'nin tek gündemi olması lazım, bu da ekonomi. Rakiplerimiz hangi şartlarda futbol oynuyorsa bize de aynı standartları getirin. Bakın bakalım o zaman Türk özel sektörü olarak, dünyada Türkiye'yi lider yapıyor muyuz, yapmıyor muyuz?" dedi.